Takvim Arkası En Güzel ve Özel Paylaşımlar Namaz ve İmsak Vakitleri Hangi Meshebe Göre Düzenlenmektedir !Takvim Arkası En Güzel ve Özel Paylaşımlar-http://takvimarkasi.com/namaz-ve-imsak-vakitleri-hangi-meshebe-gore-duzenlenmektedir/
NAMAZ VE İMSAK VAKİTLERİ HAKKINDA
Muhterem okuyucularımız; takvimimizdeki namaz vakitleri Hanefî mezhebinin içtihatlarına dayanmaktadır. Fıkhî esaslara göre hesaplama yapılırken arz derecesi (enlem), tûl (boylam), saat dilimi, yükseklik, arâzî genişliği gibi birçok astronomik, klimatolojik ve jeolojik unsurlar kullanılmaktadır.
Bir yerin namaz vakitlerinin doğru olarak hesaplanabilmesi için sadece “geometrik değerler” değil, fıkhî ölçülere uygun olan “görülen değer” neticeleri esas alınmıştır. Mesela, güneşin doğuş-batışı için ‘geometrik doğuş-batış' değil, çıplak gözle gözlenebilen ‘görülen doğuş-batış' asıldır. Sadece geometrik değerlerin hesaplanması ile elde edilen değerler -bunların sapmasına sebep olan pek çok unsurdan dolayı- gerçek değerleri karşılayamamaktadır. Bu sebeple İslâm âlimleri bazı zarûrî tedbirler almışlardır. Bu tedbirlere, düzeltmelere “Temkin” adı verilmektedir. Temkin, daha ihtiyatlı olmak için yapılmış bir düzeltme değil, fıkhî olarak yapılması zarûrî bir düzeltmedir. Bu düzeltmeler neticesinde ortaya çıkan değerler fıkhî ölçülere uygun hâle gelmiş olur. Binâenaleyh temkinsiz vakitlerin kullanılması mahzurludur.
Temkin ve diğer ilmî yollarla, sapmaları zarûrî olarak düzeltilmiş vakitler, asırlardan beri İslam âleminde kullanıldığı gibi Türkiye'de de 1982 yılına kadar -Diyanet Takvimi dâhil- bütün takvimlerde kullanılmıştır. Fazilet takvimi hâlen bunu kullanmaya devam etmektedir.
Bu sebeple Müslümanlara:
Takvimimizde verilen vakitlere riâyette titizlik göstermelerini,
Namazlarını vaktin sonuna kadar geciktirmemelerini,
Oruca başlarken takvimimizdeki imsak vaktine riâyet etmelerini,
Sabah namazını takvimimizde gösterildiği gibi imsak vaktinden en az 20 dakika sonra kılmalarını tavsiye ediyoruz. Daha erken kılınması isâbetli olmaz.
Daha fazla bilgi için lütfen takvimimizin arkasındaki açıklamalara bakınız.
Muhterem okuyucularımız; takvimimizdeki namaz vakitleri Hanefî mezhebinin içtihatlarına dayanmaktadır. Fıkhî esaslara göre hesaplama yapılırken arz derecesi (enlem), tûl (boylam), saat dilimi, yükseklik, arâzî genişliği gibi birçok astronomik, klimatolojik ve je... - Inserts the excerpt of the post (processed), NAMAZ VE İMSAK VAKİTLERİ HAKKINDA
Muhterem okuyucularımız; takvimimizdeki namaz vakitleri Hanefî mezhebinin içtihatlarına dayanmaktadır. Fıkhî esaslara göre hesaplama yapılırken arz derecesi (enlem), tûl (boylam), saat dilimi, yükseklik, arâzî genişliği gibi birçok astronomik, klimatolojik ve ... - Inserts the excerpt of the post (as typed), NAMAZ VE İMSAK VAKİTLERİ HAKKINDA
Muhterem okuyucularımız; takvimimizdeki namaz vakitleri Hanefî mezhebinin içtihatlarına dayanmaktadır. Fıkhî esaslara göre hesaplama yapılırken arz derecesi (enlem), tûl (boylam), saat dilimi, yükseklik, arâzî genişliği gibi birçok astronomik, klimatolojik ve je - Inserts the text till the tag or first N words of the post,
NAMAZ VE İMSAK VAKİTLERİ HAKKINDA
Muhterem okuyucularımız; takvimimizdeki namaz vakitleri Hanefî mezhebinin içtihatlarına dayanmaktadır. Fıkhî esaslara göre hesaplama yapılırken arz derecesi (enlem), tûl (boylam), saat dilimi, yükseklik, arâzî genişliği gibi birçok astronomik, klimatolojik ve jeolojik unsurlar kullanılmaktadır.
Bir yerin namaz vakitlerinin doğru olarak hesaplanabilmesi için sadece “geometrik değerler” değil, fıkhî ölçülere uygun olan “görülen değer” neticeleri esas alınmıştır. Mesela, güneşin doğuş-batışı için ‘geometrik doğuş-batış’ değil, çıplak gözle gözlenebilen ‘görülen doğuş-batış’ asıldır. Sadece geometrik değerlerin hesaplanması ile elde edilen değerler -bunların sapmasına sebep olan pek çok unsurdan dolayı- gerçek değerleri karşılayamamaktadır. Bu sebeple İslâm âlimleri bazı zarûrî tedbirler almışlardır. Bu tedbirlere, düzeltmelere “Temkin” adı verilmektedir. Temkin, daha ihtiyatlı olmak için yapılmış bir düzeltme değil, fıkhî olarak yapılması zarûrî bir düzeltmedir. Bu düzeltmeler neticesinde ortaya çıkan değerler fıkhî ölçülere uygun hâle gelmiş olur. Binâenaleyh temkinsiz vakitlerin kullanılması mahzurludur.
Temkin ve diğer ilmî yollarla, sapmaları zarûrî olarak düzeltilmiş vakitler, asırlardan beri İslam âleminde kullanıldığı gibi Türkiye’de de 1982 yılına kadar -Diyanet Takvimi dâhil- bütün takvimlerde kullanılmıştır. Fazilet takvimi hâlen bunu kullanmaya devam etmektedir.
Bu sebeple Müslümanlara:
Takvimimizde verilen vakitlere riâyette titizlik göstermelerini,
Namazlarını vaktin sonuna kadar geciktirmemelerini,
Oruca başlarken takvimimizdeki imsak vaktine riâyet etmelerini,
Sabah namazını takvimimizde gösterildiği gibi imsak vaktinden en az 20 dakika sonra kılmalarını tavsiye ediyoruz. Daha erken kılınması isâbetli olmaz.
Daha fazla bilgi için lütfen takvimimizin arkasındaki açıklamalara bakınız.
- Inserts the processed body(text) of the post,
NAMAZ VE İMSAK VAKİTLERİ HAKKINDA
Muhterem okuyucularımız; takvimimizdeki namaz vakitleri Hanefî mezhebinin içtihatlarına dayanmaktadır. Fıkhî esaslara göre hesaplama yapılırken arz derecesi (enlem), tûl (boylam), saat dilimi, yükseklik, arâzî genişliği gibi birçok astronomik, klimatolojik ve jeolojik unsurlar kullanılmaktadır.
Bir yerin namaz vakitlerinin doğru olarak hesaplanabilmesi için sadece “geometrik değerler” değil, fıkhî ölçülere uygun olan “görülen değer” neticeleri esas alınmıştır. Mesela, güneşin doğuş-batışı için ‘geometrik doğuş-batış' değil, çıplak gözle gözlenebilen ‘görülen doğuş-batış' asıldır. Sadece geometrik değerlerin hesaplanması ile elde edilen değerler -bunların sapmasına sebep olan pek çok unsurdan dolayı- gerçek değerleri karşılayamamaktadır. Bu sebeple İslâm âlimleri bazı zarûrî tedbirler almışlardır. Bu tedbirlere, düzeltmelere “Temkin” adı verilmektedir. Temkin, daha ihtiyatlı olmak için yapılmış bir düzeltme değil, fıkhî olarak yapılması zarûrî bir düzeltmedir. Bu düzeltmeler neticesinde ortaya çıkan değerler fıkhî ölçülere uygun hâle gelmiş olur. Binâenaleyh temkinsiz vakitlerin kullanılması mahzurludur.
Temkin ve diğer ilmî yollarla, sapmaları zarûrî olarak düzeltilmiş vakitler, asırlardan beri İslam âleminde kullanıldığı gibi Türkiye'de de 1982 yılına kadar -Diyanet Takvimi dâhil- bütün takvimlerde kullanılmıştır. Fazilet takvimi hâlen bunu kullanmaya devam etmektedir.
Bu sebeple Müslümanlara:
Takvimimizde verilen vakitlere riâyette titizlik göstermelerini,
Namazlarını vaktin sonuna kadar geciktirmemelerini,
Oruca başlarken takvimimizdeki imsak vaktine riâyet etmelerini,
Sabah namazını takvimimizde gösterildiği gibi imsak vaktinden en az 20 dakika sonra kılmalarını tavsiye ediyoruz. Daha erken kılınması isâbetli olmaz.
Daha fazla bilgi için lütfen takvimimizin arkasındaki açıklamalara bakınız.
Etiketler
comment closed